Dünya Sağlık Örgütü Genel Direktörü Tedros Ghebreyesus yaptığı açıklamada, Covid-19'dan 20 kat daha ölümcül olduğu iddia edilen X hastalığına ilişkin açıklamalarda bulunmuştu.

Ghebreyesus, X hastalığına karşı hazırlıklı olmanın önemini vurgulayarak, ülkelerin bu ortak düşmanı ele almak üzere bu mayıs ayına kadar bir pandemi anlaşmasına varmalarını umduğunu ifade etmişti.

İlk kez 2018'de bir terim olarak kullanıldı

Tedros Adhanom Ghebreyesus, İsviçre'nin Davos kentinde düzenlenen Dünya Ekonomik Forumu'nda yaptığı konuşmada, "Pandemi anlaşması, karşılaştığımız tüm zorlukları ve tüm çözümleri bir araya getirebilir" demişti.

Bakan Koca: 'Siz rahat olun'

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, sosyal medya hesabından X hastalığına ilişkin açıklamalarda bulundu.

Koca açıklamasında "Farzımuhal Hastalık. DSÖ’nün verdiği isimle X hastalığı. Gerçek hayatta karşılığı yok. İleride bir gün bir salgın yaşanacak olursa, ona hazırlıksız yakalanmamak için yapılan çalışmalarda teorik anlamda geçiyor. Siz rahat olun. Ve kendinizi soğuk algınlığından koruyun" dedi.

Hiç istemediğimiz haber DSÖ'den geldi: Salgın devam ediyor!

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), Kovid-19 riskinin yüksek olduğunu ancak ölümlerin azaldığını açıkladı.

DSÖ'nün pandemi hazırlığı uzmanlarından D. Maria Van Kerkhove, X üzerinden yaptığı paylaşımda, Kovid-19'un toplumda ortaya çıkardığı riskin küresel olarak yüksek olduğunu belirtti.

Van Kerkhove, vaka bazlı raporlamanın güvenilir belirteç olmadığını, dünyanın her yerinde Kovid-19 patojeninin yayılmaya devam ettiğini aktardı.

Hastalığın sirkülasyon seviyesinin bildirilenden 19 kat daha yüksek olduğunu ifade eden Van Kerkhove, aylık 10 bin kişinin Kovid-19'dan öldüğünü gösteren verilerin sadece 50 ülkeden alındığının altını çizdi.

Van Kerkhove ayrıca, aralıkta bir önceki aya göre Kovid-19 nedeniyle hastaneye yatışlarda yüzde 42, yoğun bakıma kaldırılan hasta sayısında yüzde 62'lik artış olduğu bilgisini paylaştı.

Vaka artışları sonrasında Bakan Koca'dan kritik uyarı geldi

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, üst solunum yolu enfeksiyonlarının grip, nezle gibi şikayetlerin arttığı bir dönemde olunduğunu ifade etti.

Rahatsızlıklarının çoğunun virüs kaynaklı olduğunu, istirahat ve semptomatik tedaviyle iyileşildiğini belirten Koca, "Fakat bağışıklık sistemi baskılanmış hastalarda, yaş gibi sebeplerle risk grubunda olan kişilerde söz konusu gribal semptomları taşıyan enfeksiyonlar ciddiye alınmalıdır" bilgisini verdi.

Koca, paylaşımında şu ifadeleri kullandı:

"Üst solunum yolu enfeksiyonlarının, grip, nezle gibi şikâyetlerin arttığı bir dönemdeyiz. Çoğu virüs kaynaklı olan rahatsızlıklar, istirahat ve semptomatik tedavi ile iyileşiyor. Fakat bağışıklık sistemi baskılanmış hastalarda, yaş gibi sebeplerle risk grubunda olan kişilerde söz konusu gribal semptomları taşıyan enfeksiyonlar ciddiye alınmalıdır."

Türkiye'de ''grip'' vakası sayıları patladı

Son dönemde üst solunum yolu viral enfeksiyon şikayetiyle hastaneye başvuran hasta sayısında ciddi bir artış olduğunu belirten uzmanlar, bu artışın yoğun bakımda takip edilen hasta sayısını da artırdığını belirtti.

Konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi ve pandemi dönemi Bilim Kurulu üyesi Prof. Dr. Tevfik Özlü, mevsim itibariyle solunum yolu hastalıklarındaki artışın beklenen bir durum olduğunu ve yaşanan grip salgınının Covid ile birlikte artış gösterdiğini söyledi. Özlü, “Hastalığın artışına bağlı olarak serviste yada yoğun bakımda takip ettiğimiz hasta sayısında bir artış var” dedi.

"Şuan birbirinden farklı çok sayıda virüs dolaşımda"

Toplumda bu sıralar çok yaygın bir şekilde solunum yolu viral enfeksiyon vakalarında artış yaşandığına dikkat çeken Özlü, “Hemen her evde bu tür rahatsızlığı olan çok sayıda hasta var. Asıl olarak çocuklarla başlıyor. Kreşler, ana okulları, ilkokullar özellikle çocuklar arasında çok kolay bulaşıyor. Sonrasında çocuklar eve geliyor evde de büyükler enfekte oluyor ve bu şekilde toplumda yayılmaya devam ediyor. Üst üste enfeksiyonlar yaşanıyor. Biri düzeliyor, aradan 3-5 gün 10-15 gün geçiyor diğer aile ferdi yakalanıyor. Çünkü birbirinden farklı çok sayıda virüs var şuanda dolaşımda. Bunlar bir kısmı grip yani İnfluenza. İnfluenza dışında parainfluenza var, Rhino virüs var RSV, Covid ve Covid dışı diğer korona virüsler var, Adeno virüs var, Human Boca virüsler var. Bunlar şuanda bizde görülen Sağlık Bakanlığı'nın paylaştığı veriler Türkiye’de" şeklinde konuştu.

"Mevsim itibariyle bu tür hastalıkların artışı beklenen bir durum ama Covid’te bunlarla beraber şu anda görülüyor" diyen Özlü "Hastalığın artışına bağlı olarak da bizim serviste ya da yoğun bakımda takip ettiğimiz hasta sayısında bir artış var. Daha önceki yıllarda da bildiğimiz gibi bu artışlar beklenen bir durum öngörülmeyen bir durum yok çok, anormal bir durum yok. Genel itibariyle bu tür hastalıklar gençlerde sağlıklı kişilerde çok sorun olmayabiliyor ayakta genelde atlatılıyor 3-5 gün istirahatle geçiyor. Yaşlılarda kronik hastalığı olanlarda bağışıklık sistemi baskılanmış olanlarda bazen bebeklerde ağır seyredebiliyor. Hastane yatışlarına neden olabiliyor. Yoğun bakım yatışları da gerektirebiliyor. Onun için risk grubundaki kişilerin dikkatli olması lazım. En önemlisi bu konuda yapılması gereken hasta kişilerin topluma karışmaması çocukların hasta olduğunda okula gönderilmemesi. Çünkü çocuk okula gittiğinde kendisi çok ağır hasta olmayabilir. Genel durumu iyi olabilir ama diğer arkadaşlarına bulaştırabiliyor. Eve götürdüğü zaman evde babası annesi, ninesi, dedesi onlara bulaştırabiliyor. O bakımdan hasta çocukların okula gitmemesi hasta erişkinlerin de mümkünse evde bir hafta istirahat etmeleri, bulaşmayı engellemek için en fazla yapılması gereken şey. 'İşim var işe gitmek zorundayım' derseniz o zaman da maske kullanmanız lazım. Hasta olan kişilerin maske kullanması çok önemli topluma bulaştırmamak açısından çok önemli” ifadelerini kullandı.

DSÖ duyurdu: Maymun çiçeği aşısı onay aldı DSÖ duyurdu: Maymun çiçeği aşısı onay aldı

Grip aşısı şimdi de yapılabilir

Grip aşısı yaptırmayan riskli grupların aşısını şimdi de yaptırabileceğini kaydeden Özlü, “Özellikle risk gruplarında grip aşısının yapılmış olması gerekiyor yapılmamışsa halen yapılabilir. Yapıldıktan sonra 15 gün içinde aşı yeterli koruyuculuğa ulaşıyor. Önümüzde daha Ocak, Şubat ayı belki Mart ayında da bu enfeksiyonlar devam edecek öyle gözüküyor. Onun için şimdi de yapılabilir geç kalınmış olsa da yapılabilir. Kalabalıklara iyi havalandırılmayan alanlara çok girmemek lazım mümkün olduğu kadar. El hijyeni önemli çünkü elle bulaşıyor bu. Elimizi temas ettiriyoruz, oradan ağzımıza, burnumuza temas ettirince kendi kendimize enfekte ediyoruz” diye konuştu.

DSÖ Avrupa'da acil durum ilan etti: Vakalar 30 kat arttı!

Dünya Sağlık Örgütü Avrupa, bugün yaptığı açıklamada kızamık vakalarındaki hızlı artışa dikkat çekerek acil önlem alınması gerektiğini vurguladı. DSÖ Avrupa açıklamasında “DSÖ Avrupa Bölgesi'nde kızamık vakalarında endişe verici bir artış yaşanıyor. Ocak-Ekim 2023 arasında bölgedeki 53 üye devletin 40'ında 30 binden fazla kızamık vakası bildirildi. Bu, 2022 yılının tamamında bildirilen 941 vakayla karşılaştırıldığında, 30 kattan fazla bir artışı temsil ediyor” dedi.

5 kişi öldü, aşılama gerekli

DSÖ Avrupa Bölge Direktörü Dr. Hans Kluge, 21 bine yakın hastaneye yatış olduğunu ve 5 kızamık kaynaklı ölüm meydana geldiğini belirtip "Çocukları bu potansiyel tehlikeli hastalıktan korumanın tek yolu aşıdır. Bulaşmayı durdurmak ve daha fazla yayılmayı önlemek için acil aşılama çalışmalarına ihtiyaç var. Kızamığın ortadan kaldırılmasına yönelik ilerlemeyi tehlikeye atabilecek kızamık salgınlarını hızla tespit etmeye ve zamanında müdahale etmeye tüm ülkelerin hazırlıklı olması hayati önem taşıyor" açıklamasını yaptı.

Her yaş grubunu etkiliyor

2023 vakalarında kızamığın tüm yaş gruplarını etkilediği ve yaş gruplarının ülkeye göre değiştiğini vurgulayan DSÖ Avrupa “Genel olarak, 5 vakadan ikisi 1 ila 4 yaş arası çocuklar arasındaydı ve 5 vakadan biri 20 yaş ve üzeri yetişkinler arasındaydı. Yılın (2023) başından Ekim ayına kadar 20 bin 918 hastaneye kaldırılan vaka rapor edildi ve 2 ülke tarafından kızamığa bağlı 5 ölüm bildirildi” denildi. Kızamık için aşılamanın bölgede 2020-2022 arasında gerilediği ve buna, Kovid-19 salgınının neden olduğu ayrıca ifade edildi.

1.8 milyondan fazla bebek pandemide aşı olmadı

DSÖ Avrupa Bölgesi'nde toplamda 1.8 milyondan fazla bebeğin 2020-2022 yılları arasında kızamık aşısını kaçırdığını vurgulayan DSÖ, “Kızamığın endemik bir hastalık olarak ortadan kaldırıldığı ilan edilen birçok ülkede vakalar rapor edilmiştir. Kızamığı ortadan kaldırmayı başaran ülkeler, eğer tüm topluluklarda çok yüksek oranlarda rutin çocukluk çağı aşılaması (en az %95) sürdürmezse, kızamık virüsünün diğer ülkelerden ithal edilmesinin ardından hâlâ büyük ve yıkıcı salgınlar riskiyle karşı karşıya kalacaktır” dedi.   

Editör: Şehir Gazetesi