Merkez Bankası'nın toplam rezervlerinin 2 milyar dolar artarak 159.3 milyar dolara ulaşması, piyasalarda önemli bir gelişme olarak öne çıkıyor. Swap hariç net rezerv 3.3 milyar dolar artışla 40.5 milyar dolara yükseldi. QNB ekonomistlerinin notlarında, Merkez Bankası'nın enflasyonda beklenen iyileşme olmamasıyla dolar kurundaki değer kaybını yavaşlatması, döviz satışı yerine döviz alma hızını yavaşlatarak kur istikrarını koruması, rezervlerin korunmasında olumlu etki yarattı.
QNB ekonomistleri Erkin Işık, Deniz Çiçek ve Kaan Özçelikkale'nin notlarından yola çıkarak Merkez Bankası’nın analitik bilançosuna göre dış varlıklar 18 Ekim haftasında 2 milyar dolar artış gösterdi. Bu durum, toplam döviz rezervinin de 159.3 milyar dolara yükselmesine katkı sağladı.
Ancak, aynı hafta içerisinde bankaların Merkez Bankası’nda zorunlu karşılık ve teminat depo çerçevesinde tuttukları döviz miktarının 0.4 milyar dolar azalmasının brüt rezervler üzerinde olumsuz bir etkisi olduğu da vurgulandı. Net rezerv ise, bu düşüş hariç tutulduğunda, 2.3 milyar dolar artışla 60.6 milyar dolara ulaştı. Ayrıca, swap hariç net rezervin önceki haftaya göre 3.3 milyar dolarlık bir artışla 40.5 milyar dolara çıkması, rezervlerin genel görünümünü olumlu etkiledi.
18 Ekim haftasında yurtiçi bankalarla yapılan swap hacminin 1 milyar dolar azalması net rezervleri olumsuz etkiledi. Ancak, altın fiyatlarındaki yükseliş net rezervlerde 1.5 milyar dolarlık bir artışa yol açtı. Bu dönemde kamu döviz mevduatları da 0.2 milyar dolar artış gösterdi.
Sonuç olarak, tüm bu işlemler net rezervin 0.7 milyar dolar yükselmesine neden oldu. Bunun dışında, ihracat döviz alımları, reeskont kredi ödemeleri, kamu kurumlarına ve piyasaya döviz satışları, yurtdışı bankalarla yapılan depo/swap işlemleri gibi işlemlerle toplamda 1.6 milyar dolar döviz girişi olduğu hesaplandı.
Mart sonundan bu yana Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın toplam döviz alışı 96.7 milyar dolara, yıl başından itibaren ise 64.1 milyar dolara ulaştı.
Ekonomistlerin notunda “Bunu piyasaya döviz satarak değil, döviz alma hızını yavaşlatarak yapması, olumlu rezerv görünümünün korunmasını sağlanmaktadır. TCMB’nin mart-temmuz döneminde aylık ortalama 22.5 milyar dolar döviz alımı yaparken, eylül ayında aylık döviz alım tutarını 10.6 milyar dolara, ekim ayında ise geçen cuma itibariyle 5.3 milyar dolara kadar yavaşlattığını hesaplıyoruz. TCMB bu şekilde devam eder ve dolar kuru yılı 34-34.5 seviyelerinde bitirirse, enflasyonun TCMB tahmin aralığının üst sınırı olan yüzde 42’nin altında kalabilir.
Önümüzdeki dönemde ABD seçimlerinin yol açabileceği olası piyasa dalgalanmalarını da dikkate alırsak, bunun için bazı dönemlerde satış yönünde müdahale etmesi de gerekebilecektir” denildi.