Gelir İdaresinden "vergi borcu silinerek kamunun zarara uğratıldığı" iddialarına cevap Gelir İdaresinden "vergi borcu silinerek kamunun zarara uğratıldığı" iddialarına cevap

Türkiye'de çalışanlar maaşlarına yapılacak zammı merakla beklerken marketler zamlar açıklanmadan fiyatları artırmaya başladı. Ticaret Bakanlığı ekipleri de gelen şikayetleri değerlendirerek marketlerde denetimlere başladı.

Kanal D ekranlarında yayınlanan habere göre 81 ilde düğmeye basıldı. Tüketiciler, Ticaret Bakanlığı'nın şikayet hattını arayarak ihbar yağdırdı. Tereyağı, kaşar peyniri, yumurta, ayran, pirinçte fiyatlar kısa süre önce değiştirildi. 1 litre sütün fiyatı 40 liraya kadar yükseldi.

120 market denetlendi

Ticaret Bakanlığı ekipleri 120 ayrı markette denetleme yaptı ve 306 üründe kanuna aykırılık tespit edildi. Rafta ve kasadaki fiyat farklarından dolayı ilgili marketlere yaptırım uygulandı.

Yüzde 133 zam yapmışlar

Bir vatandaş 3 gün önce 15 liraya aldığı ürünü 35 liraya almasından şikayet etti.

"Yağmur gibi zamlar gelmeye başladı"

Marketlerdeki hızlı fiyat değişimleriyle ilgili olarak Tüketici Konfederasyonu Başkanı Aydın Ağaoğlu, Ticaret Bakanlığı'nın incelemeleriyle ümitlendiklerini söyledi. Ağaoğlu "Marketlerdeki etiketler değişmeye başladı. 3 gün önce Ticaret Bakanlığı müfettişlerinin fahiş fiyatla mücadele edilip tespit ediliyor diye incelemeleriyle ümitlendik. Ankara merkeze gönderilen raporların inceleneceğini, fatura tutarları, satış fiyatları arasında ölçümleme yapılarak haksız fiyat olup olmayacağının değerlendirmesinin yapılacağını bildirdiler. Yumurtadan ete, bakliyata, kırtasiye ürünlerine kadar yağmur gibi zamlar gelmeye başladı" dedi.

"Asgari ücret belli olmadan fırsatçılar harekete geçti"

Asgari Ücret Tespit Komsiyonu, henüz zamma ilişkin karar vermedi. Ağaoğlu "Asgari ücretin artışı belli olmamasına rağmen birtakım tahminler ile yüzde 35-40-50 civarında artacağı söylentileri bile fırsatçıları harekete geçirmeye yetti" ifadesini kullandı.

"Kesilen cezaları misliyle tüketicilerden alıyorlar"

Ağaoğlu "Kesilen cezaların yüzlerce mislini tüketiciye yansıtarak vatandaştan alıyorlar. Sembolik cezalar nedeniyle caydırıcı olmuyor. Bunlar fiyatları etkileme suçu, stokçuluk nedeniyle savcılıklara sevk edilip hürriyeti tahdit edici olarak cezalandırılmalı. Yasal düzenlemeyle de işyeri kapama ve ticaretten mene kadar yaptırımlar uygulanmalı. Yapılan bu haksızlık toplumun dar gelirli geniş kesimini olumsuz etkiliyor. Fiyatı ucuz olan satıcıları da tahrik edip "fiyat yükseltmesine yol açıyor" dedi.

"Tedarikçiye kadar kontrol edilmeli"

Sadece nihai satış noktası değil, tedarikçiye kadar inilerek fiyatların kontrol edilmesi gerektiğini vurgulayan Ağaoğlu "Lütfen kamu otoritesi ilgili kurumlar sadece satış noktalarını değil geriye dönük tedarikçilerin de fiyatlandırmalarını, politikalarını mercek altına almalıdır. Piyasanın ve tüketicinin sigortası tam rekabet ortamıdır. Bundan bir süre önce Rekabet Kurumu 5 büyük zincir ve sıvı yağ firmasına rekabeti ihlal edip piyasada hakim durumlarını kötüye kullandıklarını, birlikte fiyat belirlekdikleri gerekçesiyle 2,7 milyar lira ceza kesilmişti. Rekabet Kurumu'na paralel olarak Ticaret Bakanlığı'nın ilgili birimlerinin mutlaka denetimlerini artırarak fahiş fiyat uygulayanlara tedarikçi üretici noktasında müdahale etmesinden yarar vardır. Tüketiciler de hiç ihmal etmeden her biri Ticaret Bakanlığı denetçisi gibi satış noktalarında gördükleri ve anlam veremedikleri fahiş fiyatlarla ilgili etiket, fatura, fiş, fotoğraf, video gibi belgeleri ALO 175 Tüketici Hattı'na veya Haksız Fiyat Değerlendirme Kurumu'na internet üzerinden şikayet etmeyi ihmal etmemelidir.

Editör: Şehir Gazetesi