Türkiye'nin İsrail ile ilişkilerinin son dönemde yeniden normalleşmeye başlaması iki ülkenin ticaretine de pozitif yansıyor. Türk ihracatçıların Mart ayındaki İsrail ziyaretinin ardından bu kez İsrail'in en önemli 60 firmasından yaklaşık 100 kişilik alım heyeti, Türk firmalarla yeni iş birliklerine imza atmak için İstanbul'a geldi. Etkinlikte ikili ticari görüşmeler gerçekleştiren İsrailli iş insanları, Türkiye'de ürün portföyünün geniş olduğunu söyleyerek, buradaki ticaretlerini sürdürmeye devam edeceklerini kaydetti.

"Önümüzdeki 5 yılda ihracatımızı en az 12 milyar dolara, dış ticaret hacmimizi 15 milyar dolara çıkarabiliriz"

Heyete ev sahipliği yapan Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mustafa Gültepe, Türkiye ve İsrail'in bölgenin en güçlü iki aktörü olduğunu söyledi. Türkiye-İsrail ilişkilerinin zaman zaman sıkıntılı dönemlerden geçse de özellikle ticari bağların hep güçlü kaldığına dikkat çeken Gültepe, şunları söyledi: “İsrail en çok ihracat gerçekleştirdiğimiz ilk 10 ülke arasında bulunuyor. Sadece son 5 yılda ihracatımızı yüzde 100'ün üzerinde artırarak 6,4 milyar dolara çıkardık. Bu yılın Ocak-kasım döneminde geçen yılın tamamındaki hacmi yakaladık. İsrail'den yıllık ithalatımız ise 2 milyar dolarlarda seyrediyor. Kabaca toplam dış ticaret hacmimiz 9 milyar dolar seviyelerinde bulunuyor. Önümüzdeki 5 yılda ihracatımızı en az 12 milyar dolara, dış ticaret hacmimizi 15 milyar dolara çıkarabiliriz. Çünkü iki ülkenin üretim gücü ve coğrafi yakınlığı ticaretimizi çok daha büyütebileceğimiz bir potansiyeli barındırıyor. Çelikten kimyaya, otomotivden hazır giyime birçok sektörümüzün İsrailli firmalarla iş birlikleri var. Karşılıklı ‘kazan-kazan' ilkesi çerçevesinde ilişkilerimizi çok daha ileriye taşıyabiliriz. İş birliğimizi gıda, tarım, hayvansal ürünler, kozmetik ve ev tekstili başta olmak üzere farklı birçok sektörle genişletip güçlendirebiliriz. Memnuniyetle görüyorum ki iki tarafta da bu potansiyeli harekete geçirme konusunda güçlü bir irade bulunuyor.”

Mustafa Gültepe, ticareti sadece alışveriş olarak görmediklerini, güçlü ticari bağların hem iki ülke ilişkilerinin daha sağlam temellere oturmasını sağlayacağını hem de bölgenin barış ve huzuruna katkı sunacağını sözlerine ekledi.

"İki ülke arasında daha uygun bir iş ortamı yakalamak için buradayız"

Toplantıda açıklamalarda bulunan İsrail Büyükelçisi Irit Lilian ise "Bugün iki ülke için daha uygun bir iş ortamı yakalamak için buradayız. Buradakilerin çoğu uzun yıllardır birbirlerini tanıyor. Ülkelerimiz arasında normalleşmenin başladığı süreçte bu tür organizasyonlarla ilişkileri çeşitlendirmek ve anlamlandırmak da bizim görevimiz. Son yıllarda hem politik sorunlar hem de tedarik zincirindeki problemler bizi yeni pazarlar bulmaya, yeni iş birliği alanları geliştirmeye zorladı. Yeni bir gerçeklik oluşturmak için üretim süreçlerini dahi değiştirmemiz gereken bu ortamda hem ithalatçılarımıza hem de üreticilerimize destek olmalıyız. Biz hükümetler olarak hizmetinizdeyiz. Aklınız berraklaştırmak, karşılıklı güveni sağlamak için buradayız. Biz diplomatlar, görevliler hepimiz sizin için buradayız. THY ile iş birliğimiz sayesinde iki ülke arasındaki ticaret canlandı ve bu da ülkelerimiz için daha güçlü bir gelecek kurma imkânı sağladı. Tek başımıza sadece bir yere varabiliriz ama hep birlikte daha uzağa gidebiliriz. Bugün buranın sunduğu nimetlerden herkesin faydalanmasını diliyorum" diye konuştu.

"Türkiye'yi evimiz kadar yakın hissediyoruz"

İsrail Ticaret Odaları Federasyonu Başkanı Uriel Lynn, "Türkiye'yi biz evimiz kadar yakın hissediyoruz. Ticari ilişkilerimizin gelişmesine de büyük önem veriyoruz. Türkiye'de çalıştığımız firmalarla aramızda güvene dayanan dostane bir iş birliği var. Geçen Mart ayında TİM öncülüğünde yaklaşık 100 kişilik heyet İsrail'i ziyaret etmişti. Bu kez de biz yaklaşık 100 kişilik heyetle buradayız. Bu boyutta bir heyetle ilk kez Türkiye'deyiz. Heyettekilerin hepsi alım için geldi. 400'ün üzerinde Türk firması ile görüşmelerimiz olacak. Çin'den mi Türkiye'den mi derseniz elbette Türkiye'den almak istiyoruz. Türkiye'den üç dört günde İsrail'e sevkiyat yapılabiliyor. Türkiye'nin potansiyeli, ürün çeşitliği çok zengin, fiyat olarak da uygun. O nedenle Türkiye'ye ile ticareti geliştirmeye büyük özen gösteriyoruz. Hedefimiz Türkiye ile ticaretimizi çok daha yukarılara taşımak. Ülkelerimiz arasında halen 9 milyar dolar civarında olan dış ticaret hacmini iki yılda 13 milyar dolara çıkarabiliriz" ifadelerini kullandı.

"Türkiye ve İsrail arasındaki istikrarlı bir ekonomik ilişki var"

Ticaret Bakanlığı İhracat Genel Müdürü Mehmet Ali Kılıçkaya, Türkiye ile İsrail arasındaki ekonomik ilişkilerin istikrarlı bir seyir izlediğini belirterek, "Ekonomik rasyonalitenin kararlılığı her dönemde ön planda tutuluyor. İki ülke arasındaki üst düzey diyalogun son dönemde yükselen profili, ticari alanda yeni bir sinerji oluşturmak, ikili ticaret hacmini artırmak ve yeni ortaklıklar geliştirmek için değerli bir fırsat sunuyor. Buna karşılık, ekonomik ve ticari ilişkilerin artan ivmesi, hiç şüphesiz tüm ilişkilere olumlu yansıyacak. 2021'de ülkelerimiz arasındaki ticaret hacminin yüzde 35 artarak 8,4 milyar dolara ulaştığını görüyoruz. 2022'nin sonunda 9 milyar doların üzerinde bir hacmin ortaya çıkması bekleniyor. Geliştireceğimiz yeni işbirlikleri ile karşılıklı yararları gözeterek ticaret rakamlarında sürdürülebilir bir artış yakalayabileceğimizi düşünüyoruz" açıklamalarında bulundu.

"Türkiye ile çalışmaktan dolayı memnunuz"

Alım heyeti arasında yer alan İsrailli iş insanı Joseph Williger, "20 senedir Türkiye'deki firmalarla çalışıyoruz. Yiyecek sektöründe faaliyet gösteriyoruz. Türkiye'den makarna, biber, turşu, peynir, süt, mısır gibi ürünler alıyoruz. Türkiye'deki ürünler çok gelişti. İsrail'de ürün fiyatları artış gösterdi. Türkiye'den daha uyguna ürün alabiliyoruz. Türkiye ile çalışmaktan dolayı memnunuz. Türkiye ile ilerleyen dönemlerde de çalışmayı düşünüyoruz. Türkiye'den yüzde 15 seviyesinde bir ürün alımı yapmayı düşünüyoruz. Burada 200 milyon dolarlık ticaret hacmi gerçekleştirmeyi hedefliyoruz" dedi.