Eski TBMM Başkanı Hüsamettin Cindoruk’un başkanlığını yürüttüğü, yönetim/ yürütme kurulunda yazarımız Ataol Behramoğlu, eski devlet bakanları Ufuk Söylemez ve Önay Alpago, eski TBMM Başkanvekili Uluç Gürkan, eski CHP Grup Başkanvekili Kemal Anadol ve eski CHP milletvekilleri Nur Serter ile Necla Arat’ın da bulunduğu Milli Merkez Hareketi, yeni anayasa tartışmalarına ilişkin yazılı açıklama yayımladı.

“Bu Meclis, yeni anayasa yapamaz” başlıklı açıklamada, Atalay hakkındaki ihlal kararıyla başlayan kargaşayı fırsat bilen iktidarın, yeni sivil anayasa yapılması talebini yeniden tartışmaya açtığı belirtildi.

Anayasanın açık hükümlerine karşın kargaşanın devam ettirilmesinin, kamuoyunu yeni sivil anayasa fikrine alıştırılması amaçlı olduğu kaydedilen açıklamada, “Yürürlükteki anayasaya göre yapılan meşru seçimlerle seçilen milletvekillerinin oluşturduğu TBMM ‘yeni anayasa’ yapamaz” denildi.

Yerine kayyım atanan Ahmet Özer'e bir soruşturma daha açıldı! Yerine kayyım atanan Ahmet Özer'e bir soruşturma daha açıldı!

Milletvekili yeminine dikkat çekilen açıklamada, “Yeni anayasa yapmak, ettikleri yemini çiğnemek, kendi meşru milletvekilliklerini ortadan kaldırmak olup, Türk Ceza Yasası’nın 309. maddesinde tanımlanan ‘Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın öngördüğü düzeni ortadan kaldırmaya veya bu düzen yerine başka bir düzen getirmeye veya bu düzenin fiilen uygulanmasını önlemeye teşebbüs edenler ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ile cezalandırılırlar’ hükmüne göre suç teşkil eder. Anayasanın 87. maddesinde tanımlanan TBMM’nin görev ve yetkileri arasında ‘anayasa yapmak’ yoktur” ifadeleri kullanıldı.

Açıklamada, yeni anayasa ısrarının nedenleri arasında “başlangıç bölümünden Türk milleti tanımının çıkarılması, ikinci maddeden Atatürk’ün çıkarılması, anadilin Türkçe olduğu yönündeki hükmün kaldırılması ve Türk vatandaşlığı tanımının değiştirilmesi” gibi amaçların olduğu vurgulandı. 

Açıklamada şunlar kaydedildi:

“Saklanan gerçek ise tek adam rejiminde bilerek zayıflatılıp, tahrip edilmiş olan adalet mekanizması, Türk ordusunun yapısı, dışişleri, maliye ve milli eğitim gibi temel devlet kurumlarının yeniden milli çıkarlar doğrultusunda yapılandırılarak, dış ve iç tehditlere karşı devletin direncinin artması ihtimalinin önlenmesidir. Anayasanın birinci, ikinci ve üçüncü maddesi hükümleri değiştirilemez ve değiştirilmesi teklif edilemez. Ancak dikkat edilirse dördüncü madde kendisini korumamaktadır. Bu nedenle yapılacak bir anayasa değişikliği ile dördüncü madde iptal edilirse, korumasız kalacak ilk üç maddede istenen değişiklikler yapılabilecektir. Böylece, ABD’nin Büyük Ortadoğu Projesi (BOP) çerçevesinde kurmayı düşlediği ‘Hür Kürdistan’ için Türkiye’den talep ettikleri toprakların kopartılmasının hukuki yolu açılacaktır.”

Emek ve demokratik kitle örgütleri ve muhalefete birlikte mücadele çağrısı yapıldı. 

Editör: Şehir Gazetesi