İran, ABD Başkanı Donald Trump’tan bir mektup aldığı iddialarını yalanladı ve Washington’un yaptırımları devam ettiği sürece nükleer müzakereye girmeyeceğini açıkladı.
Trump, İran’ın nükleer programını sınırlamak amacıyla ülkenin dini lideri Ayetullah Ali Hamaney’e bir mektup gönderdiğini belirtmişti. Ancak İran bu iddiayı ve ABD ile olası bir anlaşmayı net bir dille reddetti.
ABD medyasına verdiği röportajda Trump, İran'la diplomatik bir çözümü tercih ettiğini söylemiş ve “Umarım bir barış anlaşması yapabiliriz. Güçten ya da zayıflıktan bahsetmiyorum, ancak diğerini görmektense bir barış anlaşması görmeyi tercih ederim” demişti.
İran'dan abd'ye geçit yok
İran Dışişleri Bakanı Abbas Irakçi, ABD’nin yaptırımları kaldırmadan herhangi bir müzakereye girilmeyeceğini belirtti. “Azami baskı politikaları ve tehditler sürdüğü sürece ABD ile doğrudan müzakere yapmayacağız” dedi.
Trump yönetimi, İran ekonomisini baskı altına almak amacıyla petrol sektörü de dahil olmak üzere ağır yaptırımları yeniden uygulamaya koydu. ABD hükümetinde "azami baskı" olarak bilinen bu politika, İran'ın enerji sektörünü hedef aldı.
Hamaney, daha önce ABD ile ilişkilerin tamamen kesilmemesi gerektiğini söylemişti, ancak son açıklamalarında Washington ile nükleer müzakereleri "akıllıca ya da onurlu" bulmadığını belirtti.
Hamaney’in Trump’tan gelecek bir mektubu kabul edip etmeyeceği belirsizliğini koruyor. 2019’da Japonya Başbakanı Shinzo Abe aracılığıyla gönderilen bir mektubu kabul etmeyi reddetmiş ve Trump’ı "herhangi bir mesaj alışverişine layık görmediğini" söylemişti.
Askeri müdahale kapıda
İran’ın uranyumu silah seviyesine yakın düzeyde zenginleştirmesi askeri bir çatışma ihtimalini artırırken, hem ABD hem de İsrail, Tahran’ın nükleer silah edinmesine izin vermeyeceklerini açıkladı.
Konuyla ilgili konuşan Trump, “Umarım müzakere edersiniz, çünkü askeri olarak müdahale etmek zorunda kalırsak bu korkunç bir şey olur” dedi. Aynı zamanda askeri müdahalenin hala masada olduğunu açıkça belirtti.
Birleşmiş Milletler, Trump’ın İran’a yönelik diplomatik yaklaşımını memnuniyetle karşıladı. BM sözcüsü Stephane Dujarric, "İran’ın nükleer programının barışçıl niteliğini sağlamanın en iyi yolunun diplomasi olduğunu bir kez daha teyit ediyoruz" dedi. Açıklamada, nükleer krizin çözümüne yönelik tüm diplomatik çabaların desteklendiği vurgulandı.